Menu

MİLLİ EĞİTİMİN KANAYAN YARASI: ÜCRETLİ ÖĞRETMENLİK RAPORU

Ne yazık ki Ücretli Öğretmenlik artık bir istihdam modeli haline gelmiştir. 20 yılı aşkın bir süredir ücretli öğretmen olarak çalışanlar vardır. Bu da sistemin geçici değil tamamen bir devlet politikası haline gelerek ucuz emek ve iş gücü olarak görülmektedir.

4.          SONUÇ
 
1- Ücretli Öğretmenler yıllardır verdikleri emeklerinin karşılığını kadro olarak talep etmektedir.
2- Öğretmen atamalarında KPSS puanı da bulunan ücretli öğretmenlere tecrübe ve emeklerinden liyakatlerinden dolayı öncelik verilmelidir. Çünkü hiç sınıf yüzü görmemiş sadece KPSS puanıyla atama talep eden bir öğretmen adayıyla ücretli öğretmen bir tutulamaz.
3- Kadro verilmeyecek ise yıllarca devlet okullarında devletine hizmet etmiş Eğitim Fakültesi mezunu, yahut fakülte mezunu formasyonlu tecrübesi olan öğretmenlerin öğretmenlikte geçen süre içerisinde hangi maddi haklardan yoksun bırakılmışsa;
*Eksik yatan SGK primleri
*Asgari ücretin altında aldıkları ücretler *Alamadıkları nöbet ücretleri
*Banka promosyonları
*Resmi tatillerde ve idari izinli sayılabilecekleri günlerde kesilen ücretleri
 
Günümüz ekonomisi üzerinden ivedilikle iade edilmeli hiç olmazsa bu insanların kazanılmış hakları verilmeli ve eksik yatan SGK primleri tamamlanarak emeklilik haklarıyla geleceklerini garanti altına almaları sağlanmalıdır.
 
Adına Ücretli Öğretmen gibi öğretmen onuruna yakışmayan ücretli sıfatıyla yıllarca aşağılanan hor görülen yürekli, vefakâr öğretmenlerimize maddi manevi hakları iade edilmelidir.
 
Hukuken, vicdanen, ahlâken ve insanî olarak yapılması gereken budur.
 
 
 
Liyakat-Sen Genel Merkez Yönetim Kurulu
14.11.2024
Çankaya/Ankara
 
ÜCRETLİ ÖĞRETMENLİK RAPORUNU TIKLAYARAK İNDİREBİLİRSİNİZ


Bu sayfa 138 kez ziyaret edilmiştir.